Yapay zekanın siber saldırı süreçlerini tamamen devraldığı düşüncesi yaygın olsa da, gerçek şu ki yapay zeka henüz saldırıları baştan sona otomatik olarak gerçekleştirmiyor. İnsan müdahalesi olmadan açıklar yazmak, saldırıları zincirlemek veya sistemleri ihlal etmek yerine, yapay zeka saldırganların keşif ve analiz aşamalarını hızlandırıyor; bilgi toplama, zenginleştirme ve olası saldırı yollarını belirleme gibi kritik adımlarda destek sağlıyor.
Keşifte Yapay Zekanın Gücü
Yapay zeka, yapılandırılmamış verileri ölçekli şekilde işleyerek web uygulamalarına dair büyük miktarda dışa açık bilgiyi ayrıştırabiliyor. DNS kayıtları, SSL konfigürasyonları, sayfa yapıları ve giriş akışları gibi veriler, yapay zeka tarafından bilinen teknolojiler ve güvenlik araçlarıyla çapraz referanslanarak saldırganlara derinlemesine içgörüler sunuyor. Ayrıca, dil bariyerini aşarak farklı dillerdeki hata mesajlarını ve bölgesel dokümantasyonları anlayabiliyor, böylece insan gözünden kaçabilecek kalıpları tespit edebiliyor.
Yapay Zeka Destekli Saldırıların Evrimi
Geleneksel kaba kuvvet saldırılarında statik sözlükler kullanılırken, yapay zeka hedef organizasyona özgü dil kalıpları ve rol bazlı varsayımlar üzerinden daha gerçekçi kimlik bilgisi kombinasyonları oluşturuyor. Sistem türünü tanıyarak en uygun varsayılan kimlik bilgilerini denemek için bağlam kullanıyor, böylece deneme sayısını azaltıp başarı oranını artırıyor. Ayrıca, giriş davranışlarındaki ince değişiklikleri algılayarak yanlış pozitifleri azaltıyor ve saldırı stratejisini dinamik biçimde uyarlıyor. Fuzzing süreçlerinde ise uygulama yanıtlarına göre yeni girdiler önererek iş mantığı hataları ve ince zafiyetlerin keşfine katkı sağlıyor.
Maruziyet Kavramında Değişim
Yapay zekanın keşif yetenekleri, savunucuların maruziyet tanımını genişletmesini zorunlu kılıyor. Artık sadece erişilebilir IP aralıkları veya açık portlar değil, meta veriler, hata mesajları ve altyapıdaki tutarlı kalıplar gibi bağlamsal bilgiler de risk değerlendirmesine dahil edilmeli. Yapay zeka, ortamı hızla profilleyerek doğrudan zafiyet taraması yapmaksızın bile saldırı yollarını ve mimari ipuçlarını çıkarabiliyor. Bu durum, klasik “tara ve yamala” yaklaşımının yetersiz kaldığını gösteriyor.
Savunucular İçin Yeni Gereklilikler
Yapay zeka destekli saldırılar karşısında savunucuların da aynı hız ve zekayla yanıt vermesi gerekiyor. Saldırganların yapay zeka ile keşfettiği ortamı anlamak için savunucuların da yapay zeka tabanlı testler yapması şart. Böylece maruziyet sadece erişilebilirlik değil, analiz edilebilirlik ve eyleme dönüştürülebilirlik olarak yeniden tanımlanıyor. Saldırı yüzeyini yapay zekanın gözünden görmek ve savunmaları aynı tekniklerle doğrulamak, günümüzün güvenlik stratejisinde kritik bir adım haline geliyor.
